En Sıcak Konular

HASTALIKLARIN ÇÖZÜMÜ KORUYUCU HEKİMLİK

22 Nisan 2011 11:16 tsi
HASTALIKLARIN ÇÖZÜMÜ KORUYUCU HEKİMLİK kronik böbrek hastalığı sıklığı, ülkemizde gelişmiş ülkelerin iki katı. Madalyalar kime verildi bilmiyoruz ama dünya ve olimpiyat şampiyonuyuz. www.aciamagercek.com

İSTANBUL - CREDIT Çalışması’nın sonuçları ‘Dünya Böbrek Günü’nde İstanbul’da düzenlenen bir basın toplantısında değerlendirildi. Türkiye’de kronik böbrek hastalığı (KBH) insidansının ciddi bir boyuta ulaştığını gösteren verilere göre, hastalık epidemi boyutlarına ulaşmış durumda. CREDIT verileri, ülkemizde erişkinlerin % 15’sinin çeşitli evrelerde kronik böbrek hastası olduğunu ve 60 bin hastaya diyaliz uygulandığını gösteriyor. Hastalığın ülkemizdeki insidansının gelişmiş ülkelerin iki katı olduğu ve yıllık % 10 artış oranı ile 2015 yılında 100 bin kişilik bir prevelansa ulaşacağı belirtiliyor. Halen 1.5 milyar dolar olan tedavi maliyetinin iki katına çıkacağı tahmin ediliyor.

 

TURDEP II ve CREDIT Çalışmaları’ndan elde edilen sonuçların örtüştüğünü belirten Türk Nefroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Ecder, “Veriler karşı karşıya olduğumuz tehlikeyi çok net bir şekilde ortaya koyuyor. CREDIT verileri, diyabet ve hipertansiyon oranlarındaki artışı gösteren çalışmalarla da uyuşuyor. Bu, sorunun ciddiyeti karşısında acil önlem alınması gerektiğini net şekilde ortaya koymaktadır. Kronik hastalıklar açısından oldukça önemli bir risk faktörü olan obezinin hızlı artışı durumun ciddiyetini arttırıyor. Oldukça karanlık bir tabloyla karşı karşıyayız ama karamsar olmaya gerek yok. Çünkü tüm bu sorular, uzun vadeli primer koruma tedbirleriyle etkili şekilde çözülebilir” dedi.  

Uzun dönemli önlemler almak zorundayız
Giderek yaşlanan bir toplumda bu tür kronik hastalıkların artmasının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ecder, sözlerini şöyle sürdürdü: “70 yaş üstü kişilerin önemli bir kısmında kronik böbrek hastalığı sıklığı artıyor. Bu sorunların önemli bir kısmı tarama testleri,  erken teşhis ve etkili farkındalık yaratılarak azaltılabilir. Biz tüm bu konularda toplumu bilinçlendirmek istiyoruz. Sonuçta tüm kronik böbrek hastalarının diyaliz hastasına dönüşmesi gerekmiyor. Bu hastalar gelişim evresinde bilgilendirilir ve iyi takip edilirse sorun önemli oranda hafifler. Ayrıca sorunun çözümünde sistemli önlemler almak durumundayız. Burada primer koruyucu hekimlik gerçekten çok önemli bir işleve sahip olacaktır. Koruyucu hekimlik sorunun büyümesini önemli oranda azaltırken, tedavi maliyetlerini de ciddi şekilde azaltacaktır. Tabii bu önlemlerin karşılığının ancak uzun dönemde alınacağını bilmemiz gerekiyor.”

Koruyucu hekimlik neden geri planda kaldı?
Türkiye’de sağlık sistemi içerisinde koruyucu hekimliğin zaman içerisinde geri planda kaldığını söyleyen getiren Prof. Dr. Ecder,  “Aslında sağlık sistemimiz buna çok uygun değil. Ama bunun çok sayıda sebebi var. Hekimlerin bu konuda çok iyi eğitilmesi ve aynı zamanda bu konuda ciddi bir devlet politikası oluşturmak gerekiyor. Sadece hekimlerin sorunla mücadele etmesi tek başına yeterli değil. Bakın sigara konusunda hekimler olarak yıllarca mücadele ettik ancak istediğimiz oranda bir gelişme sağlayamadık. Fakat bu bir devlet politikası haline getirilip kapalı ortamlarda sigara yasaklandığında bir günde ciddi bir mesafe alındı. Bu sorununun çözümü konusunda da ciddi bir devlet politikası oluşturmamız gerekiyor. Ayrıca toplumsal boyutlu farkındalık çalışmaları yapmak zorundayız. Yoksa kişisel çabaların pek önemli bir etkisi olmaz” dedi.

Tarama testleri önemli bir işleve sahip
Kronik böbrek hastalığının erken evrede tespiti için tarama testlerinin çok önemli bir işleve sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Ecder, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlar çok ucuz yöntemler ve erken aşamada pek çok hasta ortaya saptanabilmektedir. Ayrıca risk grubundaki hastalar için tansiyon ölçümü ve idrar testi gibi belirli kesin kurallar konulabilir. Özellikle aile hekimleri ve pratisyenlere yönelik eğitim çalışları yapılarak daha büyük sorumluluklar verilebilir. Ancak şunu da kabul etmek lazım, son zamanlarda koruyucu hekimlik konusunda çok başarılı adımlar atıldı. Belirli bir takım aşılama programları belirli hastalıkların yıllar içerisinde ortadan kaldırılmasında çok etkili oldu. Aslında ciddiye aldığımızda ağır sorunları bile kolayca çözebileceğimizi gösterdik.”

Her dönemin kendine özel sağlık sorunları yarattığının dile getiren Prof. Dr. Ecder, “Eskiden enfeksiyon hastalıkları çok daha ön plandaydı. Şimdi ise kronik hastalıklar önem kazanıyor. İnsan hayatının uzamasıyla birlikte hastalık sıkalası da değişiyor. Dolayısıyla bizimde sağlık sistemimizi bu yeni duruma göre yeniden yapılandırmamız gerekiyor. Bu ülkede istendiğinde önemli sorunlar bile belirli programlarla çözülebiliyorsa kronik hastalıklarda zaman içerisinde etkili önlemlere sorun olmaktan çıkarılabilir. Bence kara bir tablo var fakat karamsar olmamalıyız” diye konuştu.

www.medikalakademi.com.tr

........................................................................................................................................................................................

Hastalıkların maliyeti 47 trilyon doları bulacak

Belli başlı 5 kronik hastalık olan kanser, şeker, ruhsal bozukluklar, kalp ve solunum rahatsızlıklarının gelecek 20 yıl içinde küresel ekonomiye getireceği yükün 47 trilyon ABD dolarını bulması bekleniyor.

Dünya Ekonomik Forumu'nun Harvard Halk Sağlığı Fakültesi ile yürüttüğü araştırmaya göre, her yıl 36 milyon insanın ölümüne yol açan bu hastalıkların dünya ekonomisine getireceği yükün küresel gayrisafi hasılanın yüzde 4'ünü temsil edeceği öngörülüyor.

Araştırmayı yaptıran Dünya Ekonomik Forumu'ndan bir yetkili, konunun sadece bir sağlık değil, aynı zamanda ekonomik bir mesele olduğunu ifade ederek, "Bu toplumun her kesimini etkiliyor" diye konuştu.

Dünya Sağlık Örgütü ise bulaşıcı olmayan hastalıklar nedeniyle ölenlerin sayısının 2030 yılında 52 milyon kişiye ulaşacağını tahmin ediyor.

Bulaşıcı olmayan hastalıklar, sanılanın aksine, yağlı ve şekerli gıdaların çok tüketildiği, insanların daha az hareket ettiği ve fazla alkol ile sigara tüketiminin olduğu zengin ülkelerden ziyade fakir ülkelerin insanlarını daha çok etkiliyor. Bu tür hastalıkların yol açtığı ölümlerin yüzde 80'i az ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor.

Dünya Sağlık Örgütü, kişi başına yıllık 1,20 dolar harcanarak 5 kronik hastalığın yol açtığı sağlık sorunlarının tedavisinde önemli ilerlemeler sağlanabileceğini açıkladı. Örgüt, özellikle fakir ülkelerin küçük miktarlarda yapacağı sağlık harcamaları sayesinde, sağlık sistemlerinin iflas etmesinin de önüne geçilebileceğini bildirdi.

Dünya Sağlık Örgütü uzmanları, hükümetlere bir dizi öneride bulunarak sağlık alanında atılabilecek adımları da sıraladı. Buna göre,
tütün ve alkol vergilerinin artırılması, kapalı alanlarda sigara içilmesinin yasaklanması, tuz ve transyağ içeren gıdaların tüketim seviyesini düşürecek kampanyalar düzenlenmesi ile diyet ve fiziksel aktiviteyi artırmayı amaçlayan bilinçlendirme kampanyalarının başlatılması, bulaşıcı olmayan hastalıkların neden olduğu ölümleri azaltabilir.

Medimagazin - 19 eylül 2011

Dünya Sağlık Örgütü, kişi başına yıllık 1,20 dolar harcanarak 5 kronik hastalığın yol açtığı sağlık sorunlarının tedavisinde önemli ilerlemeler sağlanabileceğini açıkladı. Örgüt, özellikle fakir ülkelerin küçük miktarlarda yapacağı sağlık harcamaları sayesinde, sağlık sistemlerinin iflas etmesinin de önüne geçilebileceğini bildirdi.

 

TÜRKİYE'DE BİZ NE YAPIYORUZ?  

Aşağıdaki yazıyı ibretle okuyunuz   

 

400.000 EURO'luk YAPAY KALBİN BEDELİNİ DEVLET ÖDEYECEK

ÇAĞLAR AVCI – ZAMAN - İSTANBUL   -   16.09.2011

Kalp hastalarına sevindirici haber. Durumu hayati derecede acil olan hastalara takılan ve fiyatı 400 bin Euro'yu bulan yapay kalp destek cihazının ücretini artık devlet karşılayacak. Eski uygulamada cihazın parasını hasta cebinden ödemek zorunda kalıyordu. Parası olmayan vatandaşlar ise çaresizlik içinde uygun bir kalp bulunmasını bekliyordu.

Devlet, son evre kalp yetersizliği nedeniyle bir yıldan az yaşam beklentisi olan hastaların hayatta kalması için kullanılan ve fiyatı 400 bin Euro'yu bulan yapay kalp destek cihazlarını ödeme kapsamına alıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), Sağlık Bakanlığı, dernekler ve hastane temsilcileriyle yapılan görüşmelerde son noktaya gelindi. Pahalı cihazlara en uygun rakamın bulunması için yapılan fiyat araştırmasından sonra cihazların ücretinin ödenmesi için Sağlıkta Uygulama Tebliği'ne (SUT) dahil edilecek. Yedi yıla kadar yaşam süresini uzatan cihazlar, özellikle kalp nakli için bekleyen hastalarda hayati önem taşıyor.

Yapay kalp destek cihazları, son evre kalp yetersizliğindeki hastada kalbin pompalama görevini üstlenen, ileri teknoloji bir ürün. Türkiye'de her yıl 100 kişi acil nakil için sıra beklerken bunların yarısı uygun kalp bulunamadığı için hayatını kaybediyor. Bu cihazların, senede en acil 500 hastaya takılması planlanıyor. Devlet güvencesinde olmadığı için hastanelerin birçoğu bu cihazları kullanmıyor. Sınırlı sayıda kullananlar ise parasını hastanın cebinden ya da döner sermayeden karşılıyor. SGK sadece bu cihazların takılması aşamasında ameliyat ve yoğun bakım masraflarını karşılıyordu.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1180238&title 

 

Sağlıklı yaşama geçiş yılda 2,8 milyon kanser vakasını önleyebilir

 

Daha sağlıklı bir yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarının benimsenmesiyle her yıl milyonlarca kanser vakasının önlenebileceği bildirildi.

LONDRA-Dünya çapında kanser vakalarının son 10 yıl içinde 5 kat arttığını açıklayan Dünya Kanser Araştırmaları Fonu, her yıl yaklaşık 12 milyon yeni kanser vakasının ortaya çıktığını bildirdi. 

Kanserin, kalp, akciğer ve şeker rahatsızlıklarıyla birlikte, dünyanın mücadele ettiği en büyük sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten kuruluş, daha sağlıklı bir yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları sayesinde her yıl 2,8 milyon kanser vakasının önlenebileceğini kaydetti. Kuruluş, hükümetleri, büyük bir toplumsal sağlık felaketinin yaşanmaması için önlem almaya da çağırdı. 

Sağlık uzmanları, kanser gibi bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklanan ölümlerin birçoğunun aşırı alkol tüketimini kontrol altına alarak, beslenme şekillerini düzelterek, sigara tüketimini engelleyerek ve daha fazla fiziksel aktiviteyi teşvik ederek önlenebileceğini belirtiyor. Uzmanlar, söz konusu tedbirlerin hayata geçirilmesi için hükümetlerin vergilendirme, hukuki düzenleme ve reklam konularında bir dizi adım atması gerektiğini de vurguluyor. 

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, kanser, kalp yetmezliği, şeker, solunum yetmezliği gibi bulaşıcı olmayan hastalıklar her yıl 36 milyon kişinin ölümüne neden oluyor. Bu rakamın, 2030 yılı itibariyle 52 milyonu bulması bekleniyor. 
Söz konusu rahatsızlıklar, genellikle ''zengin dünyanın hastalıkları'' olarak nitelendirilse de yoksul ülkelerde yaşayan insanları daha çok etkiliyor. Her yıl tespit edilen 12 milyon kanser vakasının 7 milyonu gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkıyor.
 

08 Eylül 2011

 

 

 

 

 

 

 



Bu haber 3,675 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,022 µs