En Sıcak Konular

Dr.<br />Kemal Yeşilçimen


Dr.
Kemal Yeşilçimen
29 Mart 2017

KÖTÜ KADERİMİZ DEĞİŞECEK




KÖTÜ KADERİMİZ DEĞİŞECEK

Son 3 asırdır bilim ve teknoloji üretemedik. Bu yüzden sürekli toprak kaybettik ve yenildik. Teknoloji ve sanayi devrimini yapanlara bu yüzden yem olduk. Bu yüzden Alman paşaların yönetimine girdik, ordumuzu Alman paşalar yönetti. Bu yüzden Sarıkamıştan Yemen çöllerine, Balkanlardan Galiçyaya, Kafkasyadan Bingaziye kadar savaştık, vatanımızı korumak için 7 milyon  güzide vatan evladını şehit verdik. Yetişmiş kadrolar planlı olarak biçildi. Gemiden silaha, uçaktan füzeye düşmana muhtaç olan milletler fakirleşir, sonunda yıkılır. Osmanlı da bu yüzden yıkıldı. 

Teknoloji üretemeyen milletler her şekilde bağımlı olur. Temel sorun teknolojik kısırlıktır. Nükleer ve füze kalkanı dahil teknolojik üstünlüğünüz varsa, herkes önünüzde eğilir. Yoksa, siz eğilirsiniz, yaşam tarzınız da eğilmek olur. İnandığınız gibi yaşayamazsanız, yaşadığınız gibi inanırsınız. Bizi hamaset değil teknoloji kurtarır, yoksa sömürü ve yoksulluk kader olur.

Modern sömürünün temeli, teknolojik kısırlığa mahkum edilen ülkeleri pazar olarak kullanmaya dayanır. Satılan pahalı teknolojinin yerli üretimine asla izin verilmez.  Kurulan sistemin özü 1 kalp pili veya bir stent satıp 10 TIR üzüm almaya dayanır. Bir akıllı telefon almak için 1 TIR dolusu üzüme bir yıl çalışır ya da borç alırsınız. Borç alan emir alır, bağımsızlığını kaybeder. Asgari ücretli modern esaretin nedeni budur. Bilim ve teknoloji üretmekten mahrum olanlar, AVM ve fabrikalarda ırgat gibi çalışır.

Dün son teknoloji silah ve gemilerle ülkemizi işgal edemeyenler, 70 yıldır akıllı telefondan ilaca zihinsel, bilimsel ve teknolojik işgali deniyor. Sadece oto ithali bile modern sömürünün nasıl yapıldığını gösteriyor. Yergök ithal araç dolu. 30 milyon aracı ülkemizde üretseydik, bunlara harcadığımız yüzlerce milyar dolar içerde kalır, dış borcumuz olmazdı. Yüksek faizle borçlanmak ve borç verenlerin dayatmaları sonucu asgari ücretli bir ülke olmazdık. Modern sömürü budur. Kazandığımız parayı faize ödüyoruz. Borçlar ise sürekli artıyor. Sömürü lobisi ise bunları biz üretelim, dövizi teknolojik devrim için harcayalım demiyor. Aksine yerli otoda milli teşebbüslere karşı çıkıyor, şeftali üretin diye dalga geçiyor. Ülkeyi modern sömürü ve asgari ücrete mahkum eden bu lobi tasfiye edilmeden Türkiye düze çıkamaz.

MR, BT, PET, Anjiyografi cihazları

Radyoterapi cihazları

Da Vinci ameliyat robotları

Yapay kalp cihazları

Ortez ve protezler

Stentler, kalp pilleri, kapakları...

İlaç ve aşılar...

Aklınıza ne gelirse...

Son 10 yılda cep telefonları ve GSM hatlarına 250 milyar $ ödedik. İthal taşıttan, petrole, uçak ve silahlara giden paranın haddi hesabı yok.

TÜRKİYE AÇIK PAZAR.

İlaçtan aşıya, uçaktan silaha cep telefonuna trilyon dolarlık teknoloji pazarlarının hedefi, bizim gibi bilim ve teknoloji üretemeyen, üzüm incir ihracıyla uyutulan ülkeler. Kimse bilim yapıyoruz diye halkı uyutmasın. Patent ve teknolojiye dönüşen bilimsel araştırmamız var mı? Kilitlenen sorunları çözecek bilgi ve teknolojiyi kim üretiyor? Milli gelirin ne kadarını bilim ve teknolojiden kazanıyoruz? Kendi aşı ve ilacımızı üretebiliyor muyuz? Lafa gelince herkes bilim yapıyor. Bilimde asıl konu kazanılan trilyon dolarların kimin cebine gittiği. Asıl Da Vinci'nin şifresi bu. 

Çağımızda telefondan bilgisayara, aşıdan enerjiye keşfeden ve üreten kazanıyor. Keşfettiği ile değil, tükettiği ile övünenin özgür yaşama şansı yok. Milletler ancak bu şekilde ayakta kalabilir, yoksa ayaklar altında kalır. Çağımızda milletler, ancak bilim ve teknoloji ürettiği kadar özgür ve bağımsız. Artık sokaklarda bağırarak özgür ve bağımsız olma dönemi bitti. Bağımlılığın dipsiz kuyusundan ancak bilim ve teknoloji ipiyle çıkabiliriz. Gerçek dünyada keşfettiğiniz kadar özgür, ürettiğiniz kadar bağımsızsınız. Bilim ve teknoloji üretemezseniz, yaşama hakkınızda yoktur, şansınızda. Filistin'den Afganistan'a İslam aleminin sefaleti ve zavallı durumunun asıl nedeni bu. Doğal kaynaklara sahip 57 İslam ülkesi bilim ve teknolojide bir İtalya etmiyor. Modern sömürgecilik adı verilen bu sistemin amacı, cep telefonundan uçağa, ilaçtan aşıya ülkeleri acıtmadan sömürmektir.

SÖMÜRÜ SİSTEMİ DEĞİŞECEK 

Bu sömürü sistemini biz daha yeni farkettik ve bu sistemi değiştirmek istiyoruz. Bizi 70 yıldır bağımlı yapan vesayet sistemi ise, Türkiye'nin bağımsız ve gelişmiş olmasını istemiyor. Bunun yolu da, sömürü sisteminin devamından geçiyor. Bu yüzden sistemin değişmesini istemiyorlar. Türkiye, saksıda kontrolleri altında olsun. Kurudukça İMF ile sulasınlar, yeşerdikçe krizlerle ve oligarşiyle budasınlar. ABDden, Fransa, Almanya ve İngiltereye kadar yedi düvelin hep birlikte Türkiyeye yaptığı kıskacın, tehditlerin, sinsi saldırıların nedeni bu. Terörden kaosa, ekonomik krizden soykırım yalanına tüm baskıların nedeni bu.

Bugün bilim ve teknolojik işgale ve bağımlı olmaya direniyoruz. Biliyoruz ki, soykırım yasaları çıkaran düşmanın insafı yoktur. Bunlara karşı koyacak teknolojiniz yoksa acımazlar. Uçak düşüren son model Stinger füzelerini terör örgütlerine veren, canlı bombaları üstümüze salan düşman sana mı acıyacak?

Bilim ve aydın dünyamız, asırlardır fikir, bilim ve teknolojik yönden kastre edilmiş ve ülkeyi pazar haline getiren küresel sisteme harem ağası gibi bağlanmış bulunuyor. Bundan teknoloji, tasarım, üretim ve bizi zengin edecek bilim çıkmaz. Kısırlaştırılmış bilim ve aydın dünyamız yüzünden tüketim pazarı olmamız, sürüngenliğin ve bağımlılığın asıl nedeni. Çağımızda asgari ücretli köleleştirmenin en kestirme yolu bu. Modern sömürgecilik işte bu! Adamlar, bizi otla çöple meşgul ederken milyarlarca dolarlık yapay kalp, ortopedi, göz… cihazlarını, ilaçları ve yüksek teknolojiyi bize satarak köşe oluyorlar.

Son 30 yılda ilaç ve teknoloji için hediye ettiğimiz trilyon dolarlar bir yana, bu cihazların bir vidasını vermeseler boynumuzu bükeriz. 2013 yılında, penisilini paramızla bile vermediler. Füze kalkanını söküp götürdüler, atılan füzeleri seyrettik. Bir devir askerin palaskasında bile NATOya muhtaç olduk. Çıkarma gemisi vermedikleri için Kıbrısa çıkamadık geri döndük. Ambargoyla elimizi kolumuzu bağladılar. Haşhaş üretimini yasaklayıp Afyonu bombalamaya kalktılar. 

Şimdi de ATAK helikopteri ve ALTAY tankının motorunu, anlaşmaları bozarak vermiyorlar. Vermesinler. Daha güçlüsünü yaparız, yapmalıyız. Adamlar her yerden elimizi kolumuzu bağlamışlar. Nasıl bir sistem kurdularsa, her yerden darbe yiyoruz. Kaynakları dışarıya pompalayan bu sistem değişecek, değişmeli.

SÖMÜRÜ CEPHESİ DEĞİŞİME HAYIR DİYOR

Asırlardır hep aynı oyun hep aynı tezgah. Kurdukları 70 yıllık sömürü sisteminin amacı, bizi bilim ve teknoloji alanında muhtaç ve bağımlı yapmak ve acıtmadan sömürmek. İlaçtan aşıya,  MR dan akıllı telefona kadar pazar olmamızın nedeni bu. Sömürge yöntemleri değişiyor ama niyetleri değişmiyor. Bizi teknolojik kısırlığa mahkum edenler, modern sömürü düzenini böyle kurdular ve şimdi bu sistemin değişmesine hayır diyorlar.

Ülkemizin kaynaklarını dışarıya pompalayan bilimsel ve teknolojik mandacılık sistemine karşı, şimdi milli ve yerli direniş başladı. Artık kimseye muhtaç ve bağımlı olmadan tanktan elektrikli otoya, ilaçtan aşıya teknolojiyi biz üreteceğiz. Milli iradenin kararı bu. Teknoloji ürettiğimiz zaman modern sömürü düzeni çökecek. Yeni Türkiyede modern sömürü düzeni yıkılacak. Teknolojik işgale karşı çalışarak, keşfederek, üreterek direneceğiz. Başka çaremiz yok. Kötü kaderimiz değişiyor, değişecek.

HEDEF ; TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE

Milli ilaç ve aşı merkezinde çalışmalar son hızla devam ediyor. 

Bilim teknoloji ve ARGE merkezleri açıldı. araştırmalar son sürat devam ediyor.

Akıllı telefon yaptık, elektrikli oto yakında piyasaya çıkıyor. 

Bütün engellere rağmen ilk defa motor ürettik.

ALTAY tankı, ATAK helikopteri, GÖKTÜRK uydusu, ANKA insansız hava aracı, milli denizaltı, milli uçak, lazer güdümlü füzeler, milli yazılımlar...

Kimseden izin almadan, yedi düvele rağmen, kendi silahımızla, kendi irademizle operasyonlar yapıyoruz. Direne direne, çalışa çalışa kazanacağız.

Türkiye süpergüç olacak. Milli iradeye güvenin. Sömürgecilerin değil, milletin dediği olacak. Artık özümüze dönüyoruz. Sömürgecilerin dayattığı İngiliz - Fransız sisteminden kurtuluyoruz. Başkanlık sistemi binlerce yıllık tarihi geleneğimizin gereği. 3 kıta, 7 denize hükmeden şanlı yürüyüşümüz yeniden başlıyor. Gazamız mübarek olsun.

 



Bu yazı 1,525 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 4 Mart 2024 NASIL ÖZGÜR OLURUZ ?
    • 13 Ekim 2023 GÜCÜ DOĞURAN TEKNOLOJİK AKILDIR
    • 27 Eylül 2023 ÇARE SİZSİNİZ 2008
    • 17 Temmuz 2023 NEDEN BÖYLEYİZ?
    • 20 Nisan 2023 GÜCÜN KAYNAĞI NEDİR? - 2016
    • 14 Şubat 2023 BİLİMDE KANITIN GÜCÜ
    • 8 Şubat 2023 SÖMÜRÜ VE YOLSUZLUK KADER Mİ?
    • 4 Mayıs 2022 YAŞAM TARZIMIZ NEDEN DEĞİŞMELİ?
    • 12 Mart 2022 HEKİMLİK ÖLDÜ, YAŞASIN DOKTORLUK !
    • 11 Ekim 2021 TÜM SORUNLARIN ANASI
    • 10 Ekim 2021
    • 9 Ekim 2021 ASIL PANDEMİ BU !
    • 8 Ekim 2021 POSTMODERN SÖMÜRÜ
    • 7 Ekim 2021 EĞİTİM NASIL OLMALI?
    • 1 Ekim 2021 YÜZ YIL SONRA...
    • 20 Ağustos 2021 GERÇEK ÇÖZÜM BU
    • 11 Ağustos 2021 KÜRESEL SAVAŞI KİM KAZANACAK?
    • 10 Ağustos 2021 SOSYAL OLAYLARDA BİLİMSEL YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
    • 27 Haziran 2021 ASIL PANDEMİ BU
    • 6 Haziran 2021 ÇEVRE SAVAŞI

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,452 µs