En Sıcak Konular

Dr.<br />Kemal Yeşilçimen


Dr.
Kemal Yeşilçimen
21 Şubat 2017

ÖNCE OBES YAP SONRA TEDAVİ ET



TÜM YAZILAR İÇİN ALTTAKİ KUTUYU TIKLAYINIZ

Obesite ve diyabet tedavisinde mide ameliyatlarına alternatif  kolay çözüm olarak şimdi de midenin kesilecek kısmını besleyen damarın tıkanması moda oluyor.

Modern tıp, binlerce ilaçla, robot ameliyatlarla, yüksek teknolojiyle, binlerce uzman doktoruyla hizmetinizde.

Yeter ki yiyin için dert etmeyin.

Yeter ki dünyada 2 milyar insanın neden obes olduğunu düşünmeyin.

Yeter ki sağlık ve hayatımızı mat eden medya asansör taşıt : bermuda şeytan üçgeninin bizi nasıl esir aldığını düşünmeyin.

Yeter ki dünyanın yarısını açlıktan, diğer yarısını tokluktan hasta eden küresel tezgahı düşünmeyin.

Yeter ki bizi hasta eden bataklık oluşumunu önlemeyin. Nasıl olsa sivrisineklerle uğraşmak trilyon dolarlar getiriyor. Önlemek ise binilen dalı kesmek anlamına geliyor.

Yeter ki, gıda terörünü, GDO ve kimyasalları, binlerce katkı maddesini, iştah merkezini bozan mısır şekerini, her 10 dk da bir reklam bombardımanı ile yapılan zihinsel savaşı düşünmeyin.

Beyinleri yemek için formatlanan obesler, elimde değil yiyorum diyor. İradeleri küresel irade tarafından esir alınmış. Bunların düşünme ve iradesi, bilinçaltına yüklenen açlık virüsünün eline geçiyor. Diziler, maçlar düşünmeyi önleyen morfin. Açlık virüsü ise düşünmeden ye iç diyor. Bizi özgür yapan düşünce ve irademiz elimizden alınıyor. Sonra da zihnimize format atan vesayet sistemi, bizi hasta edip tedavi numarası çekiyor. Sokaklar, caddeler, AVM’ler her yer  pastane, restoran, kafe, büfe dolu. Yiyin için düşünmeyin diyor.

Düşünmeyin ki küresel sistem bir taraftan sizi obes yaparken diğer taraftan da güya tedavi etsin.

Düşünmeyin ki hasta ederken de, tedavi ederken de cebinizi boşaltan emme basma tulumba sistemi hayır duanızı almayı ihmal etmesin.

İMF reçetesi gibi dayatılan binbir çeşit diyetler, spor salonları, yüzme havuzları, diyetisyenler, sağlık koçları, uzmanlar, doçlar, proflar...

Zayıflatma ilaçları, bitkisel kürler, midenin balonla işgali, kelepçeler, mide barsak ameliyatları… 60 kilo zayıflayan gencimiz ne diyor : Çok şükür sağlığıma kavuştum. Bunları bulan, uygulayan herkesten Allah razı olsun.

Diyabet ve obesite için trilyonlarca doları, önümüzdeki 10 yıl içinde bu sistemi kuranlara yani hastalıktan beslenenlere hediye edeceğiz.

2023 Türkiye hastalık sektörü büyüklüğü 170 milyar dolar olacak.

Yani ihracatımızdan fazlasını hastalıklara harcayacağız.

Sağlık harcamalarının dörtte biri şişmanlık ve diyabete gidiyor.

Dünyada ise diyabet ve obesitenin maliyeti trilyonlarca dolar.

Ve bir gün gelecek, mide barsak ameliyatı ile kesilip biçilen insanlara modern tıp ne diyecek?

Dün midesini kesip biçtiği ülserli hastalara ne diyorsa onu diyecek :

Ülser mikrobik bir hastalıkmış, boşuna kesip biçmişiz.

Obesite modern diye şişindiğiniz yaşam tarzının hediyesi. İlkel denilen yaşam tarzında obesite yok. Sağlıklı insanları obes yapan bu sistem.

Uyanın artık !

Küresel yaşam tarzı, önce aklınızı alıyor, sonra iradenizi yok ediyor.

Önce vücudunuzun sağlıklı sistemini bozuyor, sonra da midenin hormon salgılayan sistemi bozulmuş diye pislik atıyor, sonra da düzeltiyorum diye hayırsever numarası çekiyor ama bedavaya değil. Kesilip biçiliyor, konu mankeni oluyorsunuz, uyanın artık.

ABD de yılda 300.000 kişi obesite ameliyatı olurken bizimkiler biz de niye az oluyor diye üzülüyor. Ama bataklığı yani gıda, çevre ve reklam terörünü önlemek, kimsenin aklına gelmiyor. Bermuda şeytan üçgeni ; medya, asansör, taşıt sağlık ve hayatımızı mat ediyor, kimse farkında değil.

Bizi hasta eden, sağlık ve hayatımıza kasteden bu sistem değişmeli. 

İçinde debelendiğimiz bu deli gömleğini yırtıp atmalıyız.

Pek yakında…

 



Bu yazı 1,258 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 4 Mart 2024 NASIL ÖZGÜR OLURUZ ?
    • 13 Ekim 2023 GÜCÜ DOĞURAN TEKNOLOJİK AKILDIR
    • 27 Eylül 2023 ÇARE SİZSİNİZ 2008
    • 17 Temmuz 2023 NEDEN BÖYLEYİZ?
    • 20 Nisan 2023 GÜCÜN KAYNAĞI NEDİR? - 2016
    • 14 Şubat 2023 BİLİMDE KANITIN GÜCÜ
    • 8 Şubat 2023 SÖMÜRÜ VE YOLSUZLUK KADER Mİ?
    • 4 Mayıs 2022 YAŞAM TARZIMIZ NEDEN DEĞİŞMELİ?
    • 12 Mart 2022 HEKİMLİK ÖLDÜ, YAŞASIN DOKTORLUK !
    • 11 Ekim 2021 TÜM SORUNLARIN ANASI
    • 10 Ekim 2021
    • 9 Ekim 2021 ASIL PANDEMİ BU !
    • 8 Ekim 2021 POSTMODERN SÖMÜRÜ
    • 7 Ekim 2021 EĞİTİM NASIL OLMALI?
    • 1 Ekim 2021 YÜZ YIL SONRA...
    • 20 Ağustos 2021 GERÇEK ÇÖZÜM BU
    • 11 Ağustos 2021 KÜRESEL SAVAŞI KİM KAZANACAK?
    • 10 Ağustos 2021 SOSYAL OLAYLARDA BİLİMSEL YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
    • 27 Haziran 2021 ASIL PANDEMİ BU
    • 6 Haziran 2021 ÇEVRE SAVAŞI

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,102 µs