TÜM YAZILAR İÇİN AŞAĞIDAKİ KUTUYU TIKLAYINIZ
Türkiye'de geçen yıl 7 bin çocuk tecavüze uğradı.
Son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı 250 bin.
İzmir'de 15 yaşındaki çocuğa 300 kişi tecavüz etti.
Günün en korkunç manşeti: 300 rezil adam
http://www.ensonhaber.com/izmirde-15-yasindaki-cocuga-300-kisi-tecavuz-etti-2012-02-10.html
14 yaşındaki çocuğa 65 çocuk tecavüz etmiş.
Giresun'un Espiye Cumhuriyet Savcılığı'nda pedagoglar gözetiminde yapılan kameralı sorguda 75 öğrenciden 65'inin Ö.K. ile bizzat cinsel temasta bulunduğu bilgisine ulaşıldı. 65 öğrenci verdiği bilgide, 10 yaşında okula gelen Ö.K. ile dört yıl boyunca defalarca ilişkiye girdiklerini anlattı.
http://haber.mynet.com/14-yasindaki-cocuga-65-cocuk-tecavuz-etmis-634581-yasam/
Zonguldak'ta 14 yaşındaki çocuğa, 15 kişi tecavüz etti.
Onlar tecavüz bebekleri
İstanbul Bahçelievler’deki Şeyh Zayed Çocuk Yuvası’nda terkedilmiş bebeklerin yanı sıra tecavüz ve ensest sonucu hayata gelmiş bebeklere de bakılıyor. Bebeklerin bazılarının anneleri de yuvada kalıyor. Çünkü onlar da henüz 18’ine basmamış çocuk anneler
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22828197.asp
AHLAKİ ÇÜRÜME NEDEN ARTIYOR ?
Gün geçmiyor ki toplu halde tecavüz ve her çeşit ahlak dışı yaşantı zihinleri işgal etmesin. Bunlar önemli uyarılardır. Eğer bir toplum bunları ciddiye alıp önlem almazsa ve daha da kötüsü kanıksarsa değerlerimizin koyduğu kurallara uymayı sağlayan ahlaki sistem çöker ve toplum elindeki avucundaki parayı dev adalet saraylarına ve kolluk kuvvetlerine ayırmak zorunda kalır ama hastalığın toplumu sarması nedeniyle, kurumların da işe yaramadığını ve toplumun çöktüğünü görür, iş işten geçmiş olur. Şimdi bu çöküşün arefesindeyiz. Önlem aldık aldık yoksa geçmiş olsun.
Ahlaki ve manevi çürütme, tabii ki son 8-10 yılın eseri değildir ancak dünyada ve ülkemizde bu savaşın dozu, son yıllarda giderek artmıştır. Ekonomik kriz nedeniyle dikkatler ekonomiye odaklandığı için bu önemli taarruzu göremiyoruz. Aslında bunu görmek çok da zor değil. Gazete okumak, TV izlemek yeterli. Dizilerle, filmlerle binlerce kere göstere göstere toplumun bilinçaltına işlenen ahlaksız yaşam tarzını görmemek için kör olmak lazım. Ahlaksız bir toplum modeli oya gibi işleniyor. Toplumun beynine format atılıyor, gören yok mu?
Zinanın suç olmaktan çıkarılması veya şehirleri ahtopot gibi saran 1+1’den oluşan fildişi kuleler konumuz dışında. Gireni çıkanı belli olmayan bilinç düzeyi yüksek bu yerlerde, karşılıklı anlayış içinde olup bitenden tabii ki toplumun haberi olmuyor. Güya özgür olan bu alanlar, özel hayatın dokunulmazlığı içinde. Geniş ailelerin kalamadığı yerlerdeki garsoniyer yaşam tarzı bizim kültürümüze ve ahlakımıza uymasa bile medeni kılıflar içinde, bu yüzden kokusu çıkmıyor. Toplum vicdanını rahatsız eden haberler, bu modern yerlerden değil, eski usul geleneksel yaşam alanlarından çıkıyor. Çünkü ahlak yapımıza uymayan yaşam tarzını toplum hazmedemiyor hemen kusuyor. Özel hayat maskesiyle ahlak dışı yaşam tarzını saklayan ve koruyan modern yaşam tarzı yayılırken, farkında olmadan ahlak ve maneviyattan uzak çürümüş bir topluma dönüyoruz.
Son derece karmaşık yeni bilinçaltı yöntemlerin denendiği bu savaşta klasik yöntemlerle başarılı olamayız. Sonuç ortada. Yüzbinlerce kişilik din adamı ve eğitim ordusu, milyarlarca liralık devasa bütçeler bu konuda işe yaramıyor, ahlaki ve manevi çürüme hızla yayılıyor.
Gelelim çözüme. Çözüm için; yapılmak istenenleri ve perde arkasını görmek, kullanılan yöntemleri bilmek ve buna göre önlem almak yeterli. Ama önce milli irade gerekiyor. Bu ahlaksız gidişten gerçekten rahatsız mıyız ve gerçekten bu çürümeyi önlemek istiyor muyuz? Önce bu soruya samimi olarak cevap vermeliyiz. Bu gidişten memnunsak mesele yok, ‘her toplumda böyle ferdi olaylar olur’ der geçeriz.
Milli gelirimizin artıyor olması, milyon dolarlık lüks bir yaşam tarzı yeterli ise mesele yok. Eğer bunun için her çeşit ahlaksızlık sineye çekiliyor ve görmezden geliniyorsa o zaman Diyanet ve eğitim kurumları ne işe yarıyor? Bu kurumlar oturup kendilerini sorgulasınlar: nerede hata ediyorlar, eksik ve yanlış olan nedir? ve acilen çözüm üretsinler. Demode yöntemler artık işe yaramıyor. Tarih, ahlaken çürümüş toplumların mezarlarıyla dolu.
http://www.kemalyesilcimen.com/artikel.php?artikel_id=222
Twitter:@YesilcimenKemal
TÜM YAZILAR İÇİN AŞAĞIDAKİ KUTUYU TIKLAYINIZ
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle